Altı daireli bir apartmanın dört numaralı dairesinde
oturuyorum. Eski bir apartman. Babam parası anca ona yettiği için çatı
dairesini kredi ile almıştı. Ölümünden iki ay sonra kendi annesinden kalan bir
arazi satıldı oradan gelen parayla kredi borcunu kapattık, ikramiyesini de ekleyerek oturduğum
daireyi aldık. Altı dairenin ikisinde hakkınız olduğu için apartmanla ilgili
işler de sizin üstünüze kalıyor. Çaresiz ben her şeye koşar oldum.
Geçenlerde apartmanda bir koku yayılmaya başladı. Alt kat
komşuma göre bir kedi paspasa pislemiş, koku o yüzdendi. Birkaç gün o
apartmanda paspas ve kedi pisliği aradık, bulamadık. Komşum kokudan rahatsız olduğu
için kendi dairesini girişi kapısına şu belli aralarla koku fışkırtan cihazlardan koydu.
Apartman girişinde biraz rahatsız oluyor ama bir merdivenle dairesine ulaştığı
ve dairesinin kapısında da koku fışkırtan bir alet olduğu için koşarak evine girer
girmez kendi dünyasına kavuşuyor.
Kokunun kedi pisliğinden olmadığı anlaşılınca ve koku
gittikçe arttığı için benim apartman içinde bir araştırma yapmam icap etti.
Kazan dairesinde küçük bir hela var. Eskiden kapıcı dairesi olarak kullanılan
mekânın bir parçasıydı. Biz yıllardır kapıcı kullanmadığımız için orasını kazan
dairesinde yapılan sulu işlerin gideri olarak kullanıyorduk. Oraya baktım. Su dolmuştu.
Anladım ki sorun kedi pisliği değil kanalizasyon.
Geçen yaz bizim sokakta yeni bir pis su hattı döşediler. Ne
olduysa ondan sonra oldu. Önce yan apartmanın kanalizasyonu tıkandı, onun
ardından karşı apartmanınki. Ana hattı
yaparken bağlantıları ezdikleri için apartman çıkışlarında sorun oluyormuş.
Benim de aklıma hemen o geldi. Sordum soruşturdum öğrendim. İSKİ’ye müracaat
ettim. Artık müracaatlar internetten.. Çok ilerledik. Gerçekten de 5 gün sonra
biri geldi bakmaya. “Rögarınız nerede?” dedi. İnşaat mühendisiyim de o yüzden rögar nedir bilirim. Bir çukur, apartman
içindeki gider hatları oraya bağlanıyor. Ben bu apartmanda otuz yıldır
oturuyorum rögar nerede bilmiyorum. Daireyi satın alırken de alt yapı projesine
bakmak hiç aklıma gelmedi. İSKİ yetkilisi “Biz daire içine karışmayız, siz
rögarı bulun açtırın haber verin gelip bakalım“ dedi gitti. Bu arada ne olur
olmaz sokak kazısı için İSKİye bir dilekçe vermemi istedi. “İnternet?” dedim,
yok, yerine gidip vermeliymişim. İSKİ’nin yeri nerede? İSKi’nin yerini bindiğim
taksi şoförü biliyormuş. Gittim dilekçeyi verdim. Bu işlerde tecrübeliyim ya
yanımda ikinci bir kopya daha var “Sizde bir kopyası var mı?” Ödevini yapmış
bir öğrenci gibi elimdeki kopyayı uzattım, alındı damgası basıp sıra no ve
tarihi yazdılar verdiler. Artık onları bekleyecektim. Ne zaman? Belli olmaz
5-10 gün içinde bakarlar.
İşim bitmemişti. Daire içinde rögar arayacaktım. Bodrum
kattaki komşu bir ay önce taşınmıştı. Onu aradım. Açmadı. Apartmana borcu var o
yüzden. Mesaj attım. “Daireni pislik bastı” diye. İki dakika sonra aradı. “Buyur
abi”.. Durumu anlattım. Dairesine girmemiz gerektiğini söyledim. Borçtan hiç
bahsetmedim. Bahsetsem kaçacak biliyorum. “Tamam abi, anahtarı gönderiyorum” dedi. Dairesini
pislik basmış gelmiyor anahtar gönderiyor, anlayın artık. Kapıya onun adına gelen
borç ihtarnamelerini hatırlayınca neden kaçtığını anladım. Sadece bize borcu
yok herkese borçlu. Adres kaybettiriyor.
Bulduğum bir usta ile daireye girdim. Kokunun kaynağını
anlamış oldum. Dairenin elektriği de kesik. Oradan buradan kediler fırlıyor.
Pencereyi açık bırakmışlar mahallenin kediler de yolu bulmuş. Neyse kokunun çoğaldığı
odaya ulaştık. Odanın döşemeleri çürümüş, altı su. Bir yerlerden kaçak var. Usta “Abi ben kazayım bakalım ne çıkacak”
dedi. Şimdi olmazmış, "beş gün sonra gelebilirim ancak" dedi gitti.
Bu arada en üst katta annem oturuyor. Çok yaşlı gözleri
görmüyor kulağı da az duyuyor. Ona söylemedim. Üstümüzde apartmanın tek kiracısı var. Evinde “pitbull”
besliyor. Durumun farkında değil. Ya da
olanları biliyor ama aldırmazdan geliyor. Koku da onu rahatsız etmiyor herhalde. O hayatından memnun. Onun da apartmana borcu var. "İş
yapılacak para ver" dememden korkuyor herhalde. O köpeğini yıkıyor, habire sifonu çekiyor, dairemden inen borudaki sesi duyuyorum. Zemin kat dairesi üç yıldır boş. Para istersen
gönderiyor ama apartmanda yaşamadığı için koku onu rahatsız etmiyor doğal olarak. Ben ise
bodrumun altını gördüm. Apartmanın altından kanalizasyon akıyor. Pisliği
arttırmamak için helaya bile gitmiyorum desem yeridir.Galiba “kabız” oluyorum. Her gün yıkanmıyorum
artık. Ben kokmaya başladım. Şu İSKİ gelecekse gelse
artık.
Melih Anık
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder